Bazılarımız babadan kalma yöntemleri, bazılarımızda modern
yöntemleri deniyor. Ama hepimiz sıkıntı yaşıyor, çıkmaza düşüyoruz. İşte tam
böyle anlarda ‘’Ne yapalım!’’ Kime gidelim’’ diye düşünürken aklımıza ilk
olarak Rehberlik Öğretmenleri geliyor.
Bu yazımızda ailelerin çocukları ile ilgili olarak Rehberlik
Öğretmenlerine söyledikleri sözler üzerinden çocuk eğitiminde önemli olan 3
noktaya değineceğiz.
1-
Bizim çocuk laftan anlamaz; çocuk eğitiminde ailelerin farkında
olması gereken en önemli noktadır. Bunu fark eden ebeveynler çocuk eğitimindeki
en önemli noktayı keşfetmiş demektir. Çünkü çocuklar laftan anlamazlar.
Çocuklar lafınıza değil; davranışınıza bakarlar. Söyledikleriniz ve
yaptıklarınız birbirinden farklıysa çocuğunuzun sizi dinlemesini beklemeyin.
Peki, çocuklar neden sözlere değil de davranışlara bakarlar. Çünkü
davranışlar somuttur ve sonuçları kısa sürede alınır. Sözler ise daha soyuttur
ve sonucun ne olacağı ne zaman geri dönüt alınacağı belli değildir. Ayrıca
davranışlarımız ile çocuklara istediğimiz şeyin yapılabilir olduğunu ve nasıl
yapıldığını öğretiriz.
2-
Bu çocuk eskiden böyle değildi; Çocuk eğitimin diğer bir nirengi
noktasıdır. Bunun farkına varan ebeveynler çocuk eğitimin diğer yarısını da
halletmişlerdir diyebiliriz. Sonuçta problemin farkına varmak doğru çözüme
götürür bizi. Bu söylemler daha çok
çocuğu ortaokula geçen veliler tarafından dile getirilir.
Çocuklar değişen/gelişen/büyüyen varlıklardır. Her yaşta farklı
davranışlar sergilerleler. Bizlerinde çocuklara yönelik davranışı çocuğun
yaşına ve cinsiyetine uygun olmalıdır. 11 yaşındaki bir ergen ile 7 yaşındaki
bir çocuğa aynı şekilde davranamayız. En çok sıkıntı yaşanan yaşlar 11-20
yaşları arasıdır. Hepimizin hakkında bir sürü şey bildiği ‘’ergenlik dönemi’’
diye adlandırılan dönem. Bu dönemde çocuklar zihinsel, fizyolojik ve biyolojik
olarak çok büyük değişimler yaşarlar. Çoğu zaman özellikle de ilk yıllarda bu
durumun ne olduğu konusunda çocuklar da tam olarak bilgi sahibi değildirler.
Bizim burada yapacağımız çocuğun yaşına ve cinsiyetine uygun olarak bilmesi gerektiği kadarını uygun bir
dil ile anlatmaktır. Bu konu toplumumuzda ebeveyn ile çocuk arasında çok
konuşulmaz ayıp olduğu için. Yapacağımız şey uzmanlardan ya da bu konuda bilgi
verebilecek uygun bir kişiden yardım istemek olmalıdır.
3-
Bizim çocuk iyi aslında ama
arkadaşlarına uyuyor; Diğer insanlar gibi çocuklar da sosyal varlıklardır. Toplumun içinde
yaşarlar ve arkadaş edinirler. Bunlar çocuğunuzun sağlıklı bir birey olduğunun
göstergesidir, korkmaya gerek yok. Gelelim yanlış arkadaş edinme olayına.
İnsanların hepsi bizim istediğimiz gibi değildir. Bizim hoşumuza gitmeyen
toplumun yadırgadığı davranışlar sergileyen kişiler her zaman var olmuştur ve
var olacaktır. Bu biz çocukken de böyleydi şimdi de böyle. Önemli olan bizim
çocuklara arkadaş edinirken nelere dikkat etmesi gerektiği konusunda iyi bir
örnek olabilmemizdir.
Bu madde de diğer iki maddeyle
bağlantılı aslında. Hatta ilk iki maddeyi aşmış ebeveynler çocuk eğitimini
bitirmiş demektir.
Her şeyi iyi güzel
yaptığımız halde yine de bazen istenmeyen davranışlarla karşılaşabiliriz. Ama
ne demişler beşer şaşar. Ufak tefek hataları çok büyütmemeli aksine hem çocuk
için hem kendimiz için bir değerlendirme, rehavete kapılmamak için bir uyarı
olarak algılamalıyız. Sonuçta çocuk eğitimi bir kaç yıl ile sonuçlanacak bir şey
değildir. Ömür boyu süren bir iştir.
Yusuf TULUM
Rehberlik Öğretmeni Çocuklar; uğruna her
şeye katlandığımız, dişimizden tırnağımızdan arttırıp büyütmek/yetiştirmek için
çaba harcadığımız en değerli emanetlerimizdir. Şair Behçet NECATİGİL’ in şu
dizesi ne güzel anlatmaktadır bu durumu ‘’Biz bu kadar eğilmezdik çocuklar
olmasaydı.’’ Eğilip bükülüyoruz, geceyi gündüze katıp o kadar çok fedakârlık
yapıyoruz; ama maalesef iş eğime gelince yarı yolda bırakıyoruz onları.
Bazılarımız babadan kalma yöntemleri, bazılarımızda modern
yöntemleri deniyor. Ama hepimiz sıkıntı yaşıyor, çıkmaza düşüyoruz. İşte tam
böyle anlarda ‘’Ne yapalım!’’ Kime gidelim’’ diye düşünürken aklımıza ilk
olarak Rehberlik Öğretmenleri geliyor.
Bu yazımızda ailelerin çocukları ile ilgili olarak Rehberlik
Öğretmenlerine söyledikleri sözler üzerinden çocuk eğitiminde önemli olan 3
noktaya değineceğiz.
1-
Bizim çocuk laftan anlamaz; çocuk eğitiminde ailelerin farkında
olması gereken en önemli noktadır. Bunu fark eden ebeveynler çocuk eğitimindeki
en önemli noktayı keşfetmiş demektir. Çünkü çocuklar laftan anlamazlar.
Çocuklar lafınıza değil; davranışınıza bakarlar. Söyledikleriniz ve
yaptıklarınız birbirinden farklıysa çocuğunuzun sizi dinlemesini beklemeyin.
Peki, çocuklar neden sözlere değil de davranışlara bakarlar. Çünkü
davranışlar somuttur ve sonuçları kısa sürede alınır. Sözler ise daha soyuttur
ve sonucun ne olacağı ne zaman geri dönüt alınacağı belli değildir. Ayrıca
davranışlarımız ile çocuklara istediğimiz şeyin yapılabilir olduğunu ve nasıl
yapıldığını öğretiriz.
2-
Bu çocuk eskiden böyle değildi; Çocuk eğitimin diğer bir nirengi
noktasıdır. Bunun farkına varan ebeveynler çocuk eğitimin diğer yarısını da
halletmişlerdir diyebiliriz. Sonuçta problemin farkına varmak doğru çözüme
götürür bizi. Bu söylemler daha çok
çocuğu ortaokula geçen veliler tarafından dile getirilir.
Çocuklar değişen/gelişen/büyüyen varlıklardır. Her yaşta farklı
davranışlar sergilerleler. Bizlerinde çocuklara yönelik davranışı çocuğun
yaşına ve cinsiyetine uygun olmalıdır. 11 yaşındaki bir ergen ile 7 yaşındaki
bir çocuğa aynı şekilde davranamayız. En çok sıkıntı yaşanan yaşlar 11-20
yaşları arasıdır. Hepimizin hakkında bir sürü şey bildiği ‘’ergenlik dönemi’’
diye adlandırılan dönem. Bu dönemde çocuklar zihinsel, fizyolojik ve biyolojik
olarak çok büyük değişimler yaşarlar. Çoğu zaman özellikle de ilk yıllarda bu
durumun ne olduğu konusunda çocuklar da tam olarak bilgi sahibi değildirler.
Bizim burada yapacağımız çocuğun yaşına ve cinsiyetine uygun olarak bilmesi gerektiği kadarını uygun bir
dil ile anlatmaktır. Bu konu toplumumuzda ebeveyn ile çocuk arasında çok
konuşulmaz ayıp olduğu için. Yapacağımız şey uzmanlardan ya da bu konuda bilgi
verebilecek uygun bir kişiden yardım istemek olmalıdır.
3-
Bizim çocuk iyi aslında ama
arkadaşlarına uyuyor; Diğer insanlar gibi çocuklar da sosyal varlıklardır. Toplumun içinde
yaşarlar ve arkadaş edinirler. Bunlar çocuğunuzun sağlıklı bir birey olduğunun
göstergesidir, korkmaya gerek yok. Gelelim yanlış arkadaş edinme olayına.
İnsanların hepsi bizim istediğimiz gibi değildir. Bizim hoşumuza gitmeyen
toplumun yadırgadığı davranışlar sergileyen kişiler her zaman var olmuştur ve
var olacaktır. Bu biz çocukken de böyleydi şimdi de böyle. Önemli olan bizim
çocuklara arkadaş edinirken nelere dikkat etmesi gerektiği konusunda iyi bir
örnek olabilmemizdir.
Bu madde de diğer iki maddeyle
bağlantılı aslında. Hatta ilk iki maddeyi aşmış ebeveynler çocuk eğitimini
bitirmiş demektir.
Her şeyi iyi güzel
yaptığımız halde yine de bazen istenmeyen davranışlarla karşılaşabiliriz. Ama
ne demişler beşer şaşar. Ufak tefek hataları çok büyütmemeli aksine hem çocuk
için hem kendimiz için bir değerlendirme, rehavete kapılmamak için bir uyarı
olarak algılamalıyız. Sonuçta çocuk eğitimi bir kaç yıl ile sonuçlanacak bir şey
değildir. Ömür boyu süren bir iştir.
Yusuf TULUM
Rehberlik Öğretmeni
Yorumlar
Yorum Gönder