Yorulmak mı yoğrulmak mı?


Yorulmak nedir ?....

Koşup terleyip bir damla suya muhtaç hale gelmek mi ?
Düşünüp taşınıp bir lahza uykuya istimdat edebilmek mi ?
Yoksa hayat yokuşunda boyuna geçirilen sahte ilmek mi ?

Sizce hangisi bilemem ama bence hiçbiri değil.Çünkü bence yorulmak koşmaktan alıkonulmaktır. Bence yorulmak "Saldım çayıra Mevla'm kayıra" düşüncesinin iktizasına uyarak coşmaktan salıverilmek çayırların yeşil ama kasvetli rengine.Bence yorulmak yoğrulamamaktır. Peygamber efendimizin Miraçtaki bineği olan Burak gibi ufkunun gördüğü yere adımını atamamaktır.Hatta ve hatta o ufku görememektir.
Bence yorulmak kendi istediği gibi yoğrulamamaktır.Belki de kendi isteğini dahi başkasından sipariş etmektir.Yorulmak Ömer Hayyam gibi" Kafam nerdeyse ayaklarım ordadır" diyememektir.Yorulmak, bence, bu dünyada hiç kimsenin yapamayacağı hatta yapmaya tenezzül etmeyeceği şeyi kendine yapabilmektir.Kendine prangalar vurup kendi kafesinde bülbül olmayı yeğlemektir, yorulmak.
Yorulmak "Hayat bir mücadeledir" düşüncesine bağlı kalanların sorunu.Çünkü, mücadele eden yorulmaya mahkumdur."Peki ne yapalım mücadele etmeyelim mi? "derseniz. Derim ki mücadele edin ama öyle bir mücadele tarzı geliştirin ki mücadele etmemek sizi yorsun. Bundan dolayı ben " Hayat bir mücahede dir" diyorum.Yorulmak ise bu fikrin gereğini, icabını yapmamak tır, diyorum.
mücadele ve mücahede ...Peki bu iki kavram arasında ne fark var.
Bunların ikisi de arapça kelimeler olup "cedel "ve "cehed " kelimelerinden türemişlerdir.Ben kendimce düşündüm ve şöyle bir yorum yaptım:Hayat bir mücadele ise eğer ,aynı zaman da bir savaştır da ve bu kelimeler bu savaşı tasvir etmeli diyorum. Cedel arapçada cim, dal ve lam harflerinden oluşur.Cim savaşta cepheyi, dal düşmanı ve lam ise leşker (asker)'i temsil eder.Böyle bir harp hayat denen muharebe meydanında uzun ve çekişmeli bir durumu temsil eder.Peki düşmanı yenmek için ne lazım, tabi ki düşmanı bilmek lazım.Düşmanı bilmek için ise önce kendini bilmek gerekir.Çünkü düşman sana göre hareket eder.İşte bu noktayı mücadele kelimesi açıklamakta aciz.Mücahede kelimesini mücadele kelimesinden farklı yapan he harfi ise bu farklılığın temelini açıklar.Çünkü he harfi bu savaştaki hicreti anlatır.Kime, neye, nereye mi hicret? Tabi ki kendi nefsine olan hicret...Çünkü kişi kendi nefsine hicret etmeli ki kendiyle savaşsın , kendini yensin, nefsini yensin. Düşmanın ise o nefse göre hamleler yapabileceğini düşünsün ve düşmanı yenebilsin.
Bir futbol maçında rakip takım önce kendi eksiğini, zayıf tarafını düşünür ve orayı tamir eder.Daha sonra ise rakibin o bölgeden gelmek istediğini düşünür . Rakibi önce o bölgeden püskürtür. Daha sonra ise maçı almak için kendi planını yapar.Mücahede kelimesi işte bu noktaya dikkat çekiyor.Bu nokta göz ardı edilerek yapılan her çalışma, her harekat yorulmaya sevk eder insanı. Yorulan insan vurgun yemiş dalgıçlar gibi durgunlaşmaya mahkumdür.

Sorarım şimdi size yorulmak mı yoksa kendi nefsini yoğurmak mı?

Yorumlar